Tag Archive | dizi

Sonbahar, Bak Açık Açık Söylüyorum, Sen Tüm Diğer Kendine Mevsim Diyen 3 Arkadaşına Da Basarsın!

Çok düşündüm ve sonunda sildim. Yazının başlığı şu olacaktı aslında “Sonbahar, diğer tüm mevsimler sana domalmalı!” Sonra çok kaba kaçacağını düşündüm bu başlığın. Yazı içlerinde yeri geliyor her türlü ayarı veriyorum ama başlıkta böylesi bir laf olmalı mı? Yayın kurulu ile saatler süren bir toplantıdan sonra karar verdim domalma lafının başlıkta yeri yok! İşin ilginci şudur eskiden olsa mesela ben 10lu yaşlarımın başındayken bu başlık kendine yer bulabilirdi sanırım çünkü o zaman kullanım “dömelme” şeklindeydi. Dömelmek evet! Sonra sanırım lisede mi nedir baktım bi anda etrafta insanlar “domalmak, domlatmak” falan diyor! Bu da neyin nesi idi? Ama açıkça söyleyeyim bu yeni kullanımdaki kaba sabalık daha bir testesteron dolu, daha bir maço, daha bir erkeksi idi ve etrafta “domalmak”tan bahseden erkekler varken ben “dömelmek” dersem beni ibne zannedebilirler diye çekindim ve derinlerde bir yerde kalbim dömelme taraftarı olsa bile ağzım domalır olmuştu artık! Taraftarı derken lafın taraftarı tabi ki, yoksa dömelme taraftarı değilim elbette!

Ve artık açıklıyorum homofobiyi bir kenara koydum ve çekincesizce belirtiyorum dünya, not al istersen, ben artık domalma demeyi kesiyorum! Artık çocukluğumun o masum ve kibar “dömelme” kullanımına geçiyorum ve diyorum ki sonbahar diğer tüm mevsimleri dömeltir! Hem de ne dömeltmek…

En önce king oynayan, ya da 4 kişi farklı iskambil oyunları oynayan insanların bildiği birşey var. Kimin altına oturuyorsun? Bu kişi ne kadar malsa sana o kadar yararlı kartlar atabilir ve işte sonbahar bilinen galaksinin en sikindirik mevsimi olan yaz’ın altındadır. Yaz biter bu başlar. Dolayısı ile aslında o kadar süper olmasa bile yaz gibi terli bir mevsimden sonra hangi mevsim gelse zaten süper olurdu.

Daha sonra ve bu yazının aslında gizli öznesi olan dizilerin başlaması olayı var! Zaten Modern Family, How I Met Your Mother, The Office, It’s Always Sunny in Philly, Parks and Recreation, Big Bang Theory gibi epikus komedi dizileri başladı. Bunun yanınada Fringe geçen cuma geri döndü! Hatta Dexter ve House gibi kültlerin yeni sezon screener’ları internetlere aktı. Bu güzellikler başlarken tabi curb your enthusiasm, breaking bad ve weeds gibi yaz dizilerinin de ufaktan sezon finallerine yaklaştık ama yazın 2-3 güzel dizisi biterken yerini bir sürü spektaküler diziye bırakıyor o yüzden az üzülüyoruz ama daha çok seviniyoruz!

Şu an dur ve bana bak okur! Sokaklarda binlerce fanım beni durdurup soruyor “cenk çavuş bize dizi öner” diye ve şimdi size çok ultrasonik bir dizi öneriyorum. Yanlız ingilizce bilme şartı var. Çünkü Türkçe altyazı falan yok. Söylüyorum: An Idiot Abroad!Az evvel gördüm ki bunun ikinci sezonu da başlamış, aslında 2. sezonda ne olabilir bilmiyorum çünkü ilk sezon dünyanın 7 harikasında geçiyordu. Aslında belgesel gibi birşey dizi çünkü senaryo falan yok. Kendi şehrini hiç terketmemiş kendi dünyasında yaşayan Karl Pilkington’ın maceralarını anlatan dizi süper. Ama şimdi gitmem lazım iş çağırıyor. Hadi eyvalla.

It’s Always Sunny in Philedelpia 7. Sezon Başladı!

Biliyorsunuz İsrail ile olan ilişkilerimiz 2. Katip düzeyine indirildi. Ayrıca Zara’da da bir indirim varmış bana gelen bilgilere göre. Biliyoruz ki inen şey kalkacaktır zamanla, çünkü evrendeki şeyler genellikle normal dağılıma tabidirler ve sinüs eğrisi gibidirler. İnen kalkar, kalkan iner, kılıç kalkan, zengin kalkışı ne demek lan? Ne demek o aniden kalkınca onun zengin kalkışı olması? Allahım yarabbim.

Şimdi de yazımızın, bir arabanın arkasında gördüğüm bir nüktedarlığını paylaştığımız yerine geldik. Bugün bir araba gördüm arkasında şöyle yazıyordu “Bana yapacağın gider ancak hoşuma gider!”...Evet inanabiliyor musunuz? Bunu beğendiğimi kabul etmem yıllarımı alacak, aynı liseli bir metalci iken Snow’un Informer şarkısını sevdiğimi kabul etmemin yıllar alması gibi.

Deha ile delilik arasında ince bir çizgi var lafını düşünüyordum bu sabah etejerin başında. Lan dedim bu lafı edenlerle “lezbiyenlik negzel lan” düşüncesinde olan abaza türkleri aynı kafada olsa gerek dedim. Bu insanlar gerçek hayatta deli ve lezbiyen görmemiş insanlardır ve ne derler bilirsiniz, “Görmemişin kazı olmuş, kalkmış balta ile kafasını kesmiş”. Peki niye? Tabi ki görmemiş de ondan. Aslında ağaç kesiyormuş ama kaz gelmiş bunun yanına, bu da görmemiş ve kafasını kesmiş balta ile. Sonra da çarçur olmasın bu kaz bari diye palaska satın alıp divana uzanmış. Zaten başka birşey yapsa çok mantıksız olurdu!

En komik diziler hangileri diye bir liste gördüm hazine ararken Erdek’te. Bu listeye göz attım. Sonra kafa attım ve en son kazık attım, yetmedi kanattım hatta. Dizine rapido kalem bastırdım, sonra sağlı sollu ataklarla fodepara zorladım ve diskalifiye olmasını sağladım. Kısacası hayatını kararttım bu listenin, tam ölüm döşeğindeydi ki kulağıma şunu fısıldadı. “Belarus’a gitme laf olur Cenk”.
Buradan download et / Buradan alt yazı bekle

Curb Your Enthusiasm 8. Sezon Başladı! Kutlu Olsun!

Tüm zamanların en iyi komedi dizisi olan Curb Your Enthusiasm’in 8. sezonu bugün başladı. Ama görüyorum ki aranızda “hadi lan bilmemne dizisi daha komik” diyenler var! Bakın kibarca söyleyeyim sizi döverim.

Curb’ü dünyanın en iyi komedi dizisi yapan şey sadece komik olması değil zaten. Larry David’in hem bölümler içinde olan farklı olayları ayrı ayrı getirip sonunda spektaküler bir şekilde bağlaması, bunu yaparken aynı zamanda da utanç ve gülmekten karın ağrıması arasında getirip götürmesi ve aynı zamanda tüm bu olayların da o sezonun “arc”ı (genel sezon konusu) içine süper bir şekilde yedirmesi. Tek bölümü seyreden kişiye de komik, ama genel sezonun konusunu biliyorsanız daha da komik.

Larry, Jerry ile birlikte Seinfeld dizisinin co-creator’u ve ana yazarı olduğu için yüz milyonlarca doları cebe koymuş ve curb’ü de adeta kendini eğlendirmek ve ego için yaptığından dolayı kafasına göre bi sene 1 sezon yap, sonra yapma sonra tekrar yap falan şeklinde devam eden bir abimizdir. Ayrıca yayın zamanları da kafasına göredir abimizin. Bir sonbahar dönemi girer, bir yaz, bazen çat ocak’ta çıkar karşımıza…

Herneyse ya amma yazdım.”Michael Jordan iyi basket oynar ha” tarzında gereksiz bişekilde. O yüzden bir iki link verip kopayım. Al buradan download et / Burada da tüm bölümler var

Curb Your Enthusiasm Sezon 8 Başlıyor (Yakında) !

“Artık televizyonda birşey seyretmiyorum, çünkü ne gereği var…”diye başlamak o kadar kolaydıki bu yazıya, ki hakikaten çok uzun zamandır televizyonda birşey seyretmiyordum. Taa ki kıbrıs’ın bağrından kopup gelen 3T Taner Tolga Tarlacı ile tanışıncaya kadar… Uzun yıllardır hissetmediğim bir his ile doldurdu 3T Taner beni. Bundan önce Ahu Tuğba’nın sevgilisi Meriç Erkan beni böylesine etkilemeyi başarmıştı. Zaten çıtaları bu kadar yükselten majestik karakterlerden sonra TV’de ne seyretsen boş! Ahmet Çakar’ın ilk dönemleri de süperdi aslında ama artık iyice pıstı diyebiliriz. Pıstı. Dedik.

Ama böylesi ikonik adamları bir kenera koyarsak hakikaten TV’de birşey seyretmek çok saçma artık. İstediğin şeyi her hafta beklemek zorundasın, belli saatte belli günde falan izlemek ne kadar “90’lar”. Artık broadband internetler ile seyredeceğimiz diziyi sezon sezon indirip kafana göre, istediğin zaman, arka arkaya istediğin kadar seyredebiliyoruz.

Curb ise benim şimdi burada tanıtmaya kalkmayacağım, bilenin bildiği en favori adamlarımdan Larry David’in dizisidir ve 10 Temmuz’da 8. sezona başlıyor ve 4 gözle bekliyorum. Umarız 9. sezon içinde araya bir yıl daha atmaz Larry abimiz diyerek yazının son kelimesini yazıyorum: Trebuşe.
Curb imdb / HBO Sayfası / Yayın tarihleri / Tüm Sezon Download Linkleri

MostlySeries Filesonic’e Geçti!

Yoldan geçen herhangi bir Kartaca’lıya sorun. Ama ne soracaksınız? Onu ben bilemem. Zaten yoldan Kartaca’lı geçmez, kervan desen o da geçmez. Mesela Bursa’da gidin Heykel’e bakın, geçen kervan göremezsiniz! Yanlız, kuş uçar. Demekki kuş uçar kervan geçmez yerler de varmış.

İlk paragrafların randomluğuna özen göstermemem belki de onları bu kadar random yapıyorsa, varoluşunun sebebi, varoluşunun bilinçsizliğinde gizli gibilerinden bir durumla karşı karşıya kalışımız üzerine yazılabilirdi bu ikinci paragrafta ama iş karıştı sen okurken sıkıldın, iyisi mi bunu da sallayalım.

İnternet’in barındırdığı en büyük ve kapsamlı dizi sitesi olan mostlyseries, hotfile’ın yok olması ile öldü ve filesonic ile küllerinden tekrar doğdu. Sitenin sahibi ile yaptığım kısa bir söyleşide şunu anladım, kendisi bir ruh hastası, zaten 15 yıldır bildiğim birşeydi. Benim az evvel saymaya çalışıp da üşendiğim yüzlerce diziyi nerede ise tüm sezonlar full olarak sunan ve devam eden bölümleri de yayınlandıkları gün ekleyen bir insan için normal demek zor biliyorum. Şimdi tekrar eski URL’sine dönen MS (sendrom gibi oldu trololo), ilk etapta devam eden dizilerin günlük uploadlarını yapacağını ve bu esnada da eski full arşivi filesonic’e upload etmeye başladığını tebliğ etti. Yanlız filesonic jdownloader önermiş ki ben azılı bir IDM’ci olarak ne yaparım bilemiyorum. Zaten şahsen 2 ay daha hotfile account’unun leşinden nemalanmam gerek haha:D Bu süper haberi MS’in yeni (aslında eski) URL’si ile taçlandıralım. http://mostlyseries.blogspot.com/

Spartacus: Gods of the Arena Başladı!

Spartacus’ü geçen sezon seyrettik. Türk halk dilinde vurdulu kırdılı olarak bilinen bir türde olan spartacus’te roma imparatorluk makinesine götünü kaptıran ve gladyatörlükten özgürlüğe giden her gladyatör filmi/dizisi konusundan nasibini almış bir oluşum izledik. Bence içerik olarak vasat, animasyonları yer yer abartacaz diye eşeğin vulvasına h20 kaçırtan, ama “duvara bakacağımıza buna bakalım bilader sıkılmadan seyrediyoruz işte, sen de ne artis adammışsın sanki her dizide inanılmaz bir altyapı varda spartacus mü battı sana” tarzında özetlenebilecek bir takım özelliklere haiz idi. Yanlız hakkını vermek gerekirse sezon finali, tüm diziler içinde en tatmin eden sezon final idi. Öyle ortada açıkta bişi bırakmadı spartacus. Tüm herkesi tek tek ayıkladı spartacus. Hele o arkdaşının ölüm emrini velen küçük çocuk, ki kendisine ultra uyuz olmuştum, onu bile öldürttüler, nezih oldu.

Ve fakat spartacus’ü oynayan arkadaş, ki adını öğrenmek için imdb’leyemiyeceğim şu saniye, kan kanseri oldu ve dizi askıya alındı. Daha sonra bohçaya kondu ve sanduka içinde yerini aldı. Tabi para yapan bir ineği sağmanın yolları roma gibidir, her yol oraya çıkar. Dolayısı ile yeni sezon spartacus yapıldı ama kaldığımız yerden devam etmiyor. Bu sefer başa dönüyor ve Batiatus’un bu işlere nasıl girdiğini falan öğreniyoruz. Daha sonra abaküs ve kosinüs’ün at sürmelerine tanık oluyoruz. İlk bölüm notu olarak imdb’den 9.8 gibi gargantua bir not aldığına göre ilk sezonu sevenler bunu da kaçırmasınlar falan filan. Gelelim linklere. Aha burada her bölüm (olacak) / altyazı / imdb

 

Californication Sezon 4 Resmen Başladı!

Son zamanların en garip dizilerinden biri olan Californication resmen 4. sezona girdi, ama buna birazdan dönecem ben ilk önce başka birşeyden dem vurmak istiyorum.

“Yabancı diziler dalya diyor mu?”

Evet bu dalya deme olayını çok ilginç buluyorum. İnanır mısınız, geçenlerde çok hassas bir anımda, anadan üryan bir şekilde, mutfak masasını kırmızı güllerle doldurdum ve bir sucuğu 100 dilime dilimledim ve 7’şerli dilimler haline yedim bunları. 100′. dilim sonrası “dalya” dedim. Bi bok olmadı. Çok tırt bişeymiş bu dalya demek ve nedense türk dizilerine mahsus. Ben mesela bir “Seinfeld dalya dedi” gibilerinden bir haber görmedim Honolulu Star Bulletin’de!

Evet daha önce bu 4. sezondan iki bölüm daha yayınlanamadan internetlere sızdırılmıştı zaten ama artık sezon resmi olarak başladı ve ilk bölüm yayınlandı. Diziyi bilmeyenler için söyliyeyim, çok garip bir dizi açıkçası. Türk aile değerlerini başüstünde tutan insanları şok edebilecek olmadıklıklarla bezeli diziyi seyrederken aklıma en çok “ulan Kathleen Turner ne hale gelmiş beah” sorusu takılıyor! Bölüm burda / Altyazı burda / Kathleen Turner’ın eski ve yeni hali burada, ki yeni hali adeta bir pomak hala gibi

Popüler Dizilerde Kullanılan Fontlar

Bana fontunu söyle sana kontunu söyliyoohhpiidinig. Evet. Kontun ya da arşidükün kim olursa olsun önemli olan tek şey bu yaşantıda şu anın kıymetini bilmek ve anı yaşayabilmek. Ya da kısaca ünlü bir Türk filozofunun söylediği gibi: Eğlen, coş, işte kiboş!

Peki beni ne eğlendirecek? Tabi ki sevdiğim dizilerin fontları hakkındaki merakım tatmin edilirse bittabi eğlenmiş kabul edilebilmemle bir sorunum olmaz, olmamalı da zaten. Bazı işlerde bazen görürüz bir tasarımcı bir font kullanmış bir yerde, bizi bizden almış, hemen aklımızda ki sucuklu tost fikrini yana itip “ulan bu font ne lan, lan lan bu font ne lan” fikri ile cebelleş oluruz. Halvet oluruz. Halvetika oluruz. (O helvetica diyen 3 şanslı okurumuz arasında yapacağım çekilişle kazananın ön dişleri arasına türkçe deyimler sözlüğü sokuyorum ve sayfa 72’yi çeviriyorum)

Evet bu anlamsız olmasa bile, bir anlamda anlamsızlıkla anlamlandırılmış anagramsı yazının sonuna gelirken, bir takım popüler dizilerin hangi fontlar ile mevcudiyet buldukları bir sır ise, o sır burada sırrı bey.

Dexter Sezon 5 Başladı!

Merakla beklediğim dizilerden birisi daha başladı yazarken daha sıkılıyorum. Son 2 haftadır falan neredeyse sadece şu dizi başladı, bu dizi başladı yazıları olduğu için arka arkaya bunlardan yazmaktan sıkıldım çünkü.

İşte insan böyle yavşak bir bireydir. Sevdiğim şeyler fazla geldi bana bak. Demek ki birisi gelip ağzımın ortasına bir tane patlatmalı benim. Tam bu anda aklıma gelen bir durum:

Orta çağ filmlerinde görüyoruz ki, bir kral öldü mü, şöyle oluyor: 1) Kral öldü! 2) Çok yaşa kral! Yani diyorlar ki, kral öldü ama bak biz anında yenisini koyduk yerine, sıfır sayrılık yaşadık devlet düzeninde…değil mi? İşte ben o işe uyuz oluyorum. Fırıncı olsan bilmem ne olsan, 2 gün yasın tutulur bilader. Kral oldun mu demek ki olayın bu kadar, 40’ı çıkmak falan yok yani.

Bunları biliyon mu: Simpsons 22. sezon ve Desperate Housewives 7. sezonda başladı. Saturday Night Live’de 36. sezona bana mısın demiyor…

Dexter sezon 5 linkler / Alternatif linkler / Tüm sezonlar / Altyazı

30 Rock / The Office / Fringe / The Big Bang Theory Yeni Sezonlar Başladı!

Bugün release sitelerini elden geçirdiğim an anladığım birşey vardı. Eskiden bazı günler çok boktan birşey olduğunda “Kara Cuma” falan gibi isimler takılan bazı günler olmuştur ya, işte bugün de adeta Karamel Cuma! Hastası olarak izlediğim 4 dizinin yeni sezonı başladı.

Bunların arasından The Office benim en eski aşkımdır. 30 Rock ise yıllarca grammy’leri alırken, “ne ki bu” diye hor gördüğüm ama bir seyretmeye başlayınca dar alanda 20 bölüm gibi etkinlikler yaptırtıcı bir komedidir, ki Tine Fey’e şapka çıkarıyorum, çünkü Bir yıldız üretim makinesi olan ünlü “Saturday Night Live”‘ın tek kadın üst düzey yazarlarından biri olan Tina Fey çok başarılı. Big Bang Theory ise bizim gibi nerd tayfa için çekiliyor, biz de severek izliyoruz. Fringe ise bizlere Lost’u veren JJ Abrams dizisi olup, ilk sezonu hafif tırttı, ikinci sezon daha bir ilginçleşti bakalım 3 nasıl olacak. Bu info dolu yazıyı burada bitirmeden önce 3-4 tane kuş ismi vermek isterim. Kuzgun, pelikan, kuğu, serçe, poduk.

30RockSea5Epi1 / Alternatif /Tüm Sezonlar /Altyazı

The OfficeSea7Epi1 /Alternatif /
Tüm Sezonlar /Altyazı

FringeSea3Epi1 /Alternatif
Tüm Sezonlar /Altyazı

BigBangTheorySeaSea4Epi1 / Alternatif
Tüm Sezonlar / Altyazı

Modern Family Season 2 Başladı!

Evet nadide diziler tekir bekir geri geliyor ve ben gittikçe sonbaharı daha çok seviyorum. Ne pis bi mevsimmiş yaz onu daha iyi anlıyor ve sindiriyorum.

Modern Family benim için geçen sezonun en büyük süprizi oldu diyebilirim aslında çünkü en başarılı 1. sezonlardan biriydi bir dizi için herhalde. Karakterler süper, hikaye komik, kurgusu tatlı tatlı gidiyor ve Al Bundy var daha ne olacak?

Evet sefil ve uykusuz bir güne böyle düz bir yazı ile başladım, sevenlerimden özür dilerim.

Burda / Burda da /IMDB / Sezon 1 /Altyazı (daha çıkmadı ama çıkar)

How I Met Your Mother Sea6 Başladı…(Ayrıca House & Chuck da)

Saat 12:39. Canım asla kımız istemez benim. Ya da şalgam. Öyle bile olsa, HIMYM 6. sezonu başladı. Tazı yarışlarına katılmadığım yalanı yalanın önde gideni değil falan gibi bi laf double negatif değil 4lü negatif, sonu naif, ya da sessizliğin sesi kulakları sağır ediyor.

Barak müzik dinlemek arzusu, o ne narin bir kırılganlıktır. Sebepleri sonuçsuz, sonuçları nasipsiz, napisleri hapis olmuş tahteravalli dolu şeyhülislam. Anlamayan için, sadece anlamak önemli değil demek isterim, bari bunu anla. David Lynch yazısı mı dedin? İnanmadıysan kendine mesaj at, How I Met Your Mother sezon 6 başlamış yaz, dakikası sadece 22 karışa…

Elinle elleme /Dokanma

Haaa seveni bol, house’da başladı yazan bir istavrit tuttum bu sabah. Peki ya chuck? O da başladı bu güz günü.

MostlySeries News: Artık Bilgi De (dahi anlamında) Veriyor!

Bilindiği üzere internet ülkesinin en başına buyruk, limit tanımaz, aymaz dizi sitesi mostlyseries haberleri yapmam için açıktan para alıyorum. Sol açıktan aldığım bu paraları içeri drive edip turnikeye giriyorum.

Ve yine mostlyseries’den bir haber ki, yıllardır şahsına münasır kişilik evronasa yaptığım “en azından .nfo ver” sızlanmaları meyve vermiş gibi görünüyor, hatta genetiği ile oynanmış bir meyve ziyafeti vermiş ve “mostlyseriesnews” adı altında bir blog açılmış, diziler hakkında bilgiler vermeyi vaad etmektedir. Henüz yeni açılmış blogda müthiş yararlı bir bilgi olan “hangi dizi yeni sezonda ne zaman başlıyor” yazı dizisi başlamış ve bitmiş bile! Artık bana “cenk dexter ne zaman, flashpoint devam ediyor mu” tarzı sorularınızı bu lezzet dolu blogdan tatmin edebilirsiniz.

Mostly Series Rapidshare Kapanıyor & Rapidshare Piçliğe Doymuyor!

İnternetlerin ve halısahaların en büyük dizi sitesi Mostly Series 1 Eylül’de Rapidshare Blogunu tamamen kapatacağını açıkladı. Son zamanlarda uploadcuları tamamen kendinden soğutan, bir zamanların en popüler dosya hosting sitesi rapidshare, kullanıcıları çeşitli forumlarda zaten “Please RS links” diye ağlanırken, en son remoteupload olayını da kaldırarak kefenine son çiviyi de çakmış görünüyor. Resmen İHA Haber ajansı gibi yazıyorum lan yazıyı hahaha.

Ama aslında üzüntülü bir gün çünkü Mostly Series Rapidshare’in nasıl bir emeğin meyvesi olduğunu biliyorum. Yine de kral öldü, yaşasın yeni kral diyor ve sizlere Mostly Series Hotfile‘ın hayatta olduğunu ve henüz tüm Mostlyseries arşivi olmasa da %50’den fazlasının hotfile’a geçtiğini bildiriyorum. Dolayısı ile yandaki mostlyseries linkini de hotfile’a çevirdiğimi tebliğ ediyorum. Tebellüğ edin olm.

Shaq vs : Guliver Cüceler Ülkesinde!

Bakınız ben Türkçe dillerinde “ayı” olarak geçen bir yapıdayımdır. Tahimini 1.85 civarı boyum ve 115-120 arasında değişen kilomla (tuvalete gidince olur bu değişim dersem karım kızacaktır, o yüzden demiyorum) bildiğin ayı bir adamımdır. Dolayısı ile beni kızdırmayın, hele bu sıcaklarda.

Ama ben Shaq’ın yanında narin bir gelincik çiçeği gibi görünürüm. Çünkü Shaquille O’neal 2.16 boyu ve 150 kilosu ile beni bir minik gibi gösterir. İşte bu program da bu ayıdan da ayı, azmandan da azman, Shaq’ın reality showudur sevgili okuryazarlar. Kendisi bu programda farklı disiplinlerin en iyileri ile kapışmakta ve basketçi olmasaydı da boksör olsaydı ya da yüzücü olsaydı, amerikan fitbolcusu olsaydı falan yine de en iyi olurdu tarzında bir gösteri sporudur. Her program kendine bir spordan rakip seçip onunla kapışır (ve format gereği yenilir gerçi) ama hem şirin bir adam olduğu için hem de programda komik olaylar olduğu için seyredilesi bir show’dur bu. İkinci sezonu başladı da ben ilk bölümü tatilde kaçırmışım, 2. bölümü görünce sevindim. Hem bu sezon sportif mücadelelerden başka komedisel şeyler de olacakmış, o yüzden tavsiye mektubumu yazıyorum. Şuradan bakınız bölümlere. / Bu da resmi site

Mostly Series’e Neler Oluyor? or Rapid Daha Ne Kadar Düdükleyecek Bizi?

İlk önce hala rapidshare sahibi varsa onlara bir uyarı ile başlayayım. İnternetlerin en büyük ve kullanıcı dostu dizi arşiv sitesi mostlyseries.com rapid’den yediği son kazığı hazmetmemeyi seçiyor ve rapidshare’i bırakıyor. Yani işin ilk önce sizi etkileyecek kısmından başlarsak şunu anlamanız gerekiyor. Bir dizi varsa izlemek/arşivlemek istediğiniz, ve bir de rapidshare account’unuz, o zaman hemen mostlyseries.com’a gidip bunları arşivlemeye başlayın çünkü artık download edilmeyen linkler 60 gün içinde silinecek ve tekrar upload edilmeyecek. Bloğun hotfile’e geçmesi söz konusu (hatta bugünkü update’i şu an gördüm yarından itibaren hotfile’a geçiyormuş), ki bu da hiç yoktan iyi birşey. Ama yine de download edilmeyen linklerin 60 gün içinde silinecek olması öyle dev bir arşivin yokolacak olması üzücü. Sonuç olarak 60 günümüz kaldı ve ben hep oraya “lan zaten arşiv orada” gözüyle baktığım için kendime almadığım bazı dizileri arşivlemeye başladım. Buna da efsanevi Pete&Pete ile başladım.

Şimdi rapid’e gelelim. Gelmeden önce ben bir kapalıçarşıya gidip ağzımın içini kalaylatıcam yanlız, bir küfürlü olabilir bundan sonrası, onu uyarayım da ona göre tıklayın. Tamamını Okuyun…

IT Crowd Sea4: Nerd’ler Kutlamalara Başladı!

IT Crowd Channel 4’un nerd’lere hediyesi olan bir komedi dizisidir sevgili IT Crowd bilmezler. Bir şirketin yer altındaki en alt katta çalışan 2 IT elemanı ve hayatında meeeeaaauz yüzü görmemiş hanım müdürlerinin hayatından kesitler sunan dizimiz 4. sezonu ile geri döndü.

İşte bu bilgiyi verdikten sonra hemen linklere geçiyorum ki, hızla çıkmam lazım dışarı, sebebi sizi ilgilendirmez.
Burada , Tüm  Sezonlar, Türkçe Altyazı (şu an baktığımda %50 idi, akşama biter)

Pure Pwnage: Oyuncular İçin Dizi Tavsiyesi!

Boom Headshot! İşte dillerimize pelesenk olan bu özlü sözün ardındaki FPS Doug’ı görüyorsunuz yandaki fotografta. Kendisi bir Kanada dizisi olan Pure Pwnage’ın yan karakteri olsa da benim dizideki en çok güldüğüm adam oluyor. Ama en baştan girelim olaya değil mi?

Pure Pwnage (ki pwn, own kelimesinin internet oyuncuları arasındaki yazılımı olup, tahiminimce o ve p harfleri yakın olduğu için başta sıklıkla yanlış yazılmasından dolayı ortaya çıkmış bir laf) kelime anlamı olarak “saf sahiplenme” anlamına geliyor. Bu own-sahiplenme olayı ise, kısaca yenilgiye uğratmak anlamına geliyor. Böyle “şu şu anlama geliyor, bu bu anlama geliyor” diye şeyler yazmaya uyuz olsam da, dayıları milyonları bulan fanlarım bazen “cenk bloglarından bir feçes anlamıyoruz bazen” diyorlar. Ben de elimden geldiğince açıklıyorum böylesi şeyleri ama içimden de omgwtf demeden de edemiyorum. Gelelim diziye, yada gelmeye çalışalım tekrardan.

Tamamını Okuyun…

Fringe Geri Döndü: Sea2Epi16

Geri dönen dizilerimizden fringe 2. sezonda benim beğenimi kazanmış ve ilk sezondaki “aha acaip-ül yaratık – öldürelim – haa bu bizim deli doktorun eskiden yaptığı deney çıktı babooo” döngüsünden 2. sezonda çıktı ve işler leziz hale geldi.

Bu bölümde Walter’ın 1980lerde yaptığı bazı deneyleri hatırlıyor ve Peter’ın annesi ile tanışıyoruz. Elimizi çabuk tutalım, çoğu rapid linki silinmiş bile diyor ve walter’dan türlü manyaklıklar bekliyoruz.

Burda / Burda / 720p / Tüm Bölümler / Altyazı

Flashforward Duble Döndü: S01E11-E12

Eskisi gibi her diziyi anons etmeme, sadece lost’tan nükte yapma kararımı bozduğumu sananlar olabilir aranızda, ki bozmadım. Ve fakat bu demek değil ki, bir sezon başlangıcı – bitişi, veya uyuzca verilen araların bitişlerinin haberlerini vermemeliyim. Bakın veriyorum böyle bir haberi şu an.

Flashforward henüz ilk sezonda 10 bölüm yayınlamış, pilot’u en başarılı dizilerden biridir bence. Daha ilk bölümden “hooaaap ne oluyo leaayn” hissini oluşturmayı başarmıştır. Ama biraz heroes kokusu aldım bu diziden ben, sanki iyi başladı ama sonu iyi olmayacak gibi. Biz şimdiden yargılamayıp, dizi duble episode ile başladı demekle yetinelim. Ayrıca, 2 gün önce de what did you see adında special bir bölüm yayınlanmıştı. Ona da bakmak isteyenler olabilir.

what did you see / S01E11-E12 / Tüm Bölümler / What did you see Altyazı / S01E11-E12 Altyazı

Ben bu yazıyı yazarken duble episode’un Türkçe altyazısı daha çıkmadı. Akşama kadar çıkar inşalla diyoruz.